Söylemden Eyleme Geçemeyen İş Dünyası

Zamanın gerçeklerinden önemli olduğunu düşündüğüm bir konuyu daha sizlerle paylaşmak istiyorum.

İş dünyasında sıkça toplantılar, paneller, görüşmeler yapılıyor, raporlar hazırlanıyor, sunumlar gerçekleştiriliyor.

Her gün farklı başlıklar altında bir araya geliniyor, uzun uzun konuşmalar yapılıyor.

“Şu konular değerlendirildi”, ”, “bu başlıklar ele alındı”, ‘’masaya yatırıldı” gibi ifadelerle süreçler özetleniyor. Bolca resimler veriliyor. Sosyal medyalar da afişe paylaşımlar yapılıyor.

Ancak çoğu zaman bu ifadelerin arkasında somut bir eylem, uygulanabilir bir plan ya da takvime bağlanmış bir yol haritası yer almıyor.

Oysaki iş dünyasında asıl değer, toplantı sayısı ya da konuşulanlar değil, alınan kararlar ve hayata geçirilen fikirlerdir.

Söylem bolluğu, eylem kıtlığına dönüştüğünde; hem zaman kaybedilir hem de güven erozyonu yaşanır. Çalışanlar, paydaşlar ve kamuoyu bir süre sonra aynı soruyu sorar:

“Bunca toplantının sonucunda ne değişti?”

Tüm bunlar yapılırken sorunun kaynağı görülmüyor;


Söylem bolluğu, eylem kıtlığına dönüşüyor.

Konuların konuşulması yeterli sanılıyor.

Sonuç odaklı değil, süreç odaklı yaklaşımlar öne çıkıyor.

Takip ve hesap verebilirlik mekanizması kurulmadığı için, alınan kararların akıbeti belirsiz kalıyor.

Peki, bu durumun etkileri neler oluyor?

Kamuoyunda güven erozyonu oluşuyor.

İnsanlar “yine konuşuldu ama bir şey yapılmadı” düşüncesine kapılıyor.

Zaman, kaynak ve enerji boşa harcanıyor.

Bu gerçekler altında çözüm önerileri neler olmalı?

1. Her toplantının sonunda eylem planı açıklanmalı.

Kim neyi ne zaman yapacak.

Bu soruya verilecek somut yanıt, iş dünyasında söylemi eyleme dönüştüren en kritik adımdır.

2. Ölçülebilir hedefler ve öncelikler belirlenmeli.

3. Takip mekanizması kurulmalı, gelişmeler şeffaf raporlanmalı.

Bu durum güveni yeniden inşa eder ve ilerlemeyi mümkün kılar

4. Söylemler yerine yapılan işlerin listesi paylaşılmalı.

Unutulmamalı ki iş dünyasında değer üretenler, konuşanlar değil uygulayanlardır.

Sonuç olarak;

Gerçek gelişim; konuşulan değil, hayata geçirilen fikirlerden doğar.

Söylem üretmek kolaydır, asıl değer ise eylem ortaya koymaktır.

Konuşmak niyetin, eylem ise başarının göstergesidir.

Son zamanlarda çok dikkat çektiğim, geleceği öngörerek bugünden planlar hazırlayıp verimli, etkin ve hızlı olmanın önemini de bir kere daha hatırlatmak istiyorum.

Sevgilerimle.

Web sitemizdeki kullanıcı deneyimini iyileştirmek için çerezler kullanıyoruz. Sitemizdeki çerezlerle ilgili detaylı bilgi için KVKK Aydınlatma metnini inceleyebilirsiniz.